İlginç bir geri bildirim hikayesi


Yaklaşık 2 yıldır ufak bir sosyal ağ geliştiren bir ekibin parçasıyım. Her gün farklı bir sosyal problemle karşılaşıyor ve çözmeye çalışıyoruz. Yüksek oranda pozitif geri bildirime sahibiz ve tabi ki insanların pozitif geri bildirimleri ekibe büyük bir motivasyon olarak etki ediyor.

Birkaç hafta önce ilginç bir kullanıcı geri bildirimi aldık. İspanyol bir kullanıcımız hem mobil uygulamamızda hem de sitede çok detaylı bir erişilebilirlik analizi sunarak ürünlerimizin büyük oranda erişilebilir olduğunu söyledi ve bunun için teşekkür etti. Hemen anlayamadık tabi ki niye böyle bi analizi sunduğunu. Sonrasında kullanıcı hesabını incelediğimizde kullanıcının kısa sürede iyi bir ürün adaptasyonu sağladığını farkettik, yani mobil uygulamamızdaki her ekranı delik deşik etmis, web sitesinin de altıdan girip üstünden çıkmış, kısa sürede "deneyimli" bir kullanıcı seviyesine erişmiş de diyebiliriz.

Buraya kadar herşey normal, çünkü sistemimizde çok sayıda, aktif ve yüksek etkileşimde bulunan kullanıcımız var. Fakat bu kullanıcı, birkaç mesajlaşmamızdan sonra görme engelli bir geliştirici olduğunu, uygulamalarımızı ekran okuyucu gibi araçlar kullanarak kullandığını söyledi, sonraki yazışmalarımızda sitede erişilebilirlik konusunda eksik olan kısımları nasıl kullandığını anlattığında açıkçası ağzımız açık kaldı ve saygı duyup takdir ettik.

— more —

Birkaç ufak ayarlama ile kullanıcıyı mutlu edecek birkaç detayı düzenledik ve sonrasında kullanıcı sitemizin ve mobil uygulamamızın tamamen erişilebilir olduğunu söyledi. Bir hafta kadar kullanıcının aktif kullanıcı listesinden düşmediğini gözlemledik ve sonrasında birkaç teşekkür yazışması yaptık. Bu sefer ben kişisel olarak enerjisini ve geri bildirimini çok takdir ettiğimi ve yüz yüze tanışıp sohbet etmekten zevk alacağımı ekledim notuma, memnuniyetle kabul etti. Daha planlarımda yok ama herhalde Barcelona’ya yolum düştüğü zaman tanışmak isteyeceğim birisi daha var.

Anlattığım bu hikaye olası ve gündelik bir hikaye olsa da bir programcının ideal olmasının ne zaman fayda saglayacağını anlatıyor aslında. Şirkette birçok ürünü hazırlarken genellikle en iyi uygulama kurallarına (best practices) bağlı kalmaya ve zaman yatırımımızı bu doğrultuda yapmaya çalışıyoruz. Bunu birçok deneyimli programcımız da istiyor. Mobil uygulama için spesifik örnek veremeyebilirim fakat web tarafında html standartlarına, kodunuzu sadeleştirip sadece yaptığı işin görevini üstlenecek kadar minimalize edebilmek, gerekli uygulama geliştirme fazlarını uygulamak ve doğru fallback mekanizmalarını kullanmak, işte böyle süpriz noktalarda karşınıza sizi gururlandıracak hikayeler olarak geri dönebiliyor. Bu konuda malesef çok teknik detaya girmeyeceğim.

Tüm geliştiricilerin bu mantaliteyi kazanması bence deneyim kazanmalarından çok daha önemli. Zira Turkiye’de böyle geliştiricilerin eksikliğini görüyoruz. Özel sektörde dürüm biraz daha iyi olsa da, kitlelere hitap eden sitelerde bunu görmek oldukça kolay. Daha kolay veriebilecek örnek ise, neredeyse tüm devlet web siteleri diyebiliriz.

Umarım tüm geliştiriciler böyle şaşırtıcı şekilde yaptıkları idealist şeylerin sonuçlarını görebilirler.


Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.